Baş Kitabımız

Baş Kitabımız

Dostlarımız

Dostlarımız

Kütüphanemiz

Kütüphanemiz

Kitaplarımız

Kitaplarımız

A. Ali Ural/Posta Kutusundaki Mızıka

Çarşamba, Aralık 31, 2014

Esselamu aleyküm dostlar, akşam-ı şerifleriniz hayrola :)

A. Ali Ural'ın Posta Kutusundaki Mızıka'sını baştan sona ikinci kez okuyuşumdu benim, yine çok keyifle okudum, boğazım düğümlendi çoğu yerinde, ağlamaktan okuyamadım bazı bazı..


Sevgili Ali Ural nasıl yazmış o mektupları, hangi duygularla, kimi düşünerek yazmış bilemiyorum ama beni her okuyuşumda ayrı etkiliyor, her seferinde kendimden bir şeyler buluyorum muhakkak...

İnsan annesine, kardeşine, sevgilisine, çocuğuna, dostuna... 
Herkese yazabilir o mektupları... 

Bu kitabı okudukça insanın mektuba ilgisi artıyor, özeniyor eskiye... Teknolojinin bizi bu kadar sarmaş dolaş etmediği günlere... Okursanız beni daha iyi anlayacaksınız :)

Aralarından seçim yapmak çok zor, isterdim ki her satırını taşıyayım buraya, ama siz dokunarak okuyun o güzelim satırları, buradakiler tadımlık olsun...

*Sevgili Dost,
Eğer yeryüzündeki bütün elleri bir masanın üzerine koysalar, elini bulabilirdim onların içinden.

*Sevgili Dost,
Bulunduğu durumun farkında olmamak, her durumdan daha kötüdür.


*Sevgili Dost,
''Kalpler ancak Allah'ı anarak huzur bulur,'' ayetini biraz daha dikkatli okuyacak olsak, basınç odasının yerini göreceğiz. Evet, bu ayet, adına ''stres'' denen çağdaş basıncı düşürecek ilahi bir odaya, Kur'an'a çağırıyor bizi.
Frankenstein'ın yaratığı değil, Allah'ın kulu olmak ne güzel!
Ne güzel ''Allah en büyüktür,'' sözü.

*Sevgili Dost,
İnsan yoktu ve sınır yoktu. İnsan geldi ve elindeki tebeşirle sınırlar çizmeye başladı.

*Epictetus, elindeki cevizlerin birazını bırak der, eli çömlekte sıkışan çocuğa.
''Hırs sebeb-i hasârettir.''

*Sevgili Dost,
Bir bedenin organları gibi olduğumuz söylenmişti bize ve biz buna inanmıştık. Çünkü bu sözün sahibi Peygamberimizdi. Vücudumuzun bir parçasının geçirdiği rahatsızlık hani bütün vücudu ateşler içinde bırakacak, bütün vücut bu rahatsızlıktan elem duyacaktı? Kol kesilirken dudak gülüyor, ayak kesilirken kollar el çırpıyor, bir göz oyulurken diğer göz futbol maçı izliyor. Bir cinnet olmalı bu! 

Keyifli okumalar dilerim, huzurla kalın...

Kemal Özer/Müslüman'ın Diyeti

Salı, Aralık 16, 2014

Esselamu aleykum ve rahmetullah..

Merhabalar efendim, öncelikle belirtmek istiyorum ki bu bilindik bir rejim/diyet kitabı değil, yanlış anlaşılmasın... Bu ancak bir müslümanın yaşam boyu yemek yeme stili.

Bu kitabı duymamıştım daha önce, yazarını da öyle. İnternetten kitap siparişi verirken bir anda karşıma çıktı ve alıverdim ben de.. İyi ki de almışım. 

Müslüman bir insanın Allah'ın bize verdiği nimetleri hangi ölçüde, ne zaman, nasıl tüketmemizi bazen bilimsel bilgiler eşliğinde, bazen de hadis veya ayetlerle çok güzel açıklıyor yazarımız. Özellikle Efendimiz (s.a.v)'in yeme ölçüsünü, hadisleri ben ilgiyle okudum. Umarım sizler de istifade edebilirsiniz.

*Rivayetler, Hz. Peygamber'in bir hurma tanesini bile ayakta yemediğini, bir şey yiyecek olduğunda nimete ve o nimeti bahşeden Allah'a hürmeten mutlaka çömeldiğini bildiriyor.

*Muhyiddin-i Arabî hazretleri yeme içme adabını şöyle özetler: ''Besmelesiz başlama, acıkmadan yeme, yemeğe hep en son sen başla, yerken acele etme, acele etmeden lokmayı teenni ile ortalama olarak al, taamı çiğnemeden yutma ve iyice çiğne, diğer lokmaya elini uzatırken de besmele çek, sofrada yalnız bile olsan hep kendi önünden ye, sofradakilerin yüzüne ve eline bakma, daha fazla yemen konusundaki ısrarlara aldırış etme, zaruret kadar ye, sofradan mideni doldurmadan kalk, nimeti hazırlayana teşekkür et, bu rızkı veren Allah'a gereği gibi şükret, günde ki öğün ye.''

*Rasülullah(s.a.v) şöyle buyurdular: ''Öyle devir gelecek ki, insanoğlu, aldığı şeyin helalden mi, haramdan mı olduğuna hiç aldırmayacak. Böylelerinin hiçbir duası kabul edilmez.''

*...Hz.Ömer'in ''Biz harama düşme korkusuyla helâlin onda dokuzunu terk ederiz.''

*İzin verilen hayvanların sadece helal kesim olmasına değil, helal ve temiz beslenip beslenmediklerine de bakılmalı.

İstifadenize inşaAllah, keyifli okumalar...