Baş Kitabımız

Baş Kitabımız

Dostlarımız

Dostlarımız

Kütüphanemiz

Kütüphanemiz

Kitaplarımız

Kitaplarımız

Halil Cibran/Ermiş

Perşembe, Ekim 06, 2011

Esselamu aleykum,

Sevgili Halil Cibran ve Ermiş...
Halil Cibran'dan uzun uzun bahsetmek istiyorum aslında, kitabını okumasanız da birçok sosyal paylaşım sitesinde şiirlerinden alıntılar okumuşsunuzdur, çok derin bir yazar, şair, filozof ve ressam kendisi. Yazarın daha önce hiçbir kitabını okumadıysanız Ermiş sizin için çok iyi bir başlangıç olacaktır. Yazar da Ermiş'e büyük emek verdiğini, yayıncısına teslim etmeden önce uzun yıllar elinde tutup en doğru kelimeleri yazdığından emin oluncaya kadar yayımlamadığını belirtmiştir.
Halil Cibran'ın en ünlü eserlerinden biri olan ve ilk kez 1923 yılında basılan "The Prophet" (Nebi) adlı eseri karma şiir denemelerinden ve birkaç resim örneğinden oluşuyor. Mustafa adındaki kahramanın 12 sene kaldığı Orphalese şehrinden ayrılıp evine gitmek üzereyken bir grup tarafından durdurulması ve halkın insanlık ve hayatın genel durumu hakkında sorular sormaları ve bu sorulara verilen bilgece cevaplar kitabın içeriğini oluşturuyor. Ermiş, insan hayatına dair önemli konulara aydınlatıcı şekilde değiniyor: aşk, evlilik, çocuklar, vermek, yemek ve içmek, sevinç ve üzüntü, ev ve evin önemi, giyecekler, alım ve satım, suç ve ceza, yasalar, özgürlük, sebepler ve arzular, acı, bilgelik, öğretme, arkadaşlık, konuşma, zaman, iyi ve kötü, dua, zevk, güzellik, din ve son olarak da ölüm.
Hristiyan olan bir adamın bu kadar güzel bir şekilde islami yaşama ve düşünce tarzına sahip olması etkileyici.. Kitabı okuduktan sonra beni daha iyi anlayacağınızı sanıyorum. Yazarın kitapları 20'den fazla dile çevrilmiş ve Türkçe'ye Cibran'ı en titiz ve özüne bağlı kalarak kazandıran yayınevi de kaknüs yayınevi sanırım. Bu yayını öneririm.
Kitap benim başucu kitabım oldu diyebilirim, çizmediğim satır sayısı az ve kitabın tamamını ezberleyip hayatıma uydurursam mutlu ve iyi bir insan olacağıma inanıyorum :) Halil Cibran okunması gereken usta bir yazar!

Sizler için birkaç alıntı;


*Zira aşk, nasıl sizi taçlandırırsa öyle de sizi çarmıha gerecektir. Nasıl serpilmeniz içinse öyle de budanmanız içindir.

*Aşk hiçbir şey vermez, kendinden gayrı ve hiçbir şey almaz, kendinden gayrı.

*Ve birlikte ayakta durun. Ama birbirinize çok yakın değil:
Zira mabedin sütunları ayrı durur.
Ve meşe ağacı ile selvi birbirinin gölgesinde serpilmez.

*Ve alıkoyabileceğiniz herhangi bir şey var mı? 
Sahip olduğunuz her şey günün birinde verilmiş olacak.
Öyleyse şimdi verin, verme mevsimi sizin olabilsin diye ve varislerinizin değil.
Çoğu kez 'Vereceğim, fakat yalnızca layık olana.' dersiniz.
Bağınızdaki ağaçlar böyle demez, ne de meranızdaki sürüler.
Yaşayabilmek için verir onlar, zira esirgemek helak olmaktır.

*Ve kalbinizin mevsimlerini kabul ederdiniz, tıpkı tarlaların üzerinden geçen mevsimleri her daim kabul ettiğiniz gibi.

*Siz sıkıntınız ve ihtiyacınız hâlinde ibadet edersiniz; keşke pür neşe olduğunuzda ve bereket günlerinizde de ibadet edebilseniz.

6 Kelam Edilmiş...:

Unknown dedi ki...

ve aleykum esselam..Uzun zamandır ben de bu kitaptan bahsetmek istiyordum:9tevafuk oldu..ben de müsadenizle sizin paylaşımınızı paylaşacağım..muhabbetle..

7 Ekim 2011 14:12
đerkenαя dedi ki...

Elbette paylaşabilirsiniz, memnun oluruz, linkimizi de verirseniz, izleyicileriniz diğer kitap yorumlarına da ulaşabilsin :)

7 Ekim 2011 15:43
ɱOɌ ĽɘΚЄ dedi ki...

Vealeykumselam,
Halil Cibran' ın eserlerini oldukça beğenerek okuyorum -ki Ermiş de bu eserlerden biridir. Alıntılarınız da oldukça yerinde olmuş. Teşekkürler.

13 Kasım 2011 02:03
đerkenαя dedi ki...

Beğenmenize sevindim, teşekkürler :)

14 Kasım 2011 08:52
Sadece müslüman dedi ki...

Ben kitabı yeni okudum okuyucunun dinler hakkında altyapısı güçlü olmazsa kurulan gösterişli cümlelerin arka planındaki vahdet-i vucut ideolojisini farketmeyebilir,
Benim anladığım yazar hikayesini hıristiyanlık inanışının temelinde olan insan suçlu doğar psikolojisi üzerine inşa etmiş ve sonra insan iradesinin ona yüklenmiş formatlardan birini seçmek olduğu ve aslında en iyi seçimi yapmak ile en kötü seçimi yapmak arasında büyük bir fark olmadığı, en kötü tercihi yapanın da bu yaptığı ile yaradılış görevini yerine getirdiği düşüncesini işlemiş,bı düşüncenin karşılığını müslüman toplumlarda vahdet-i vücut felsefenin ürünü olan ene-l hak inanışı budistlerde ise nirvana denilen ve cenneti insanın kendin kainatta bir parca nesne gibi olduğunu hissedip yok olabilme olduğu bir ideolojinin yansımasıdır.
Aslında bu ideolojinin temelinde ahiret inancı yoktur cennet ve cehennem dünya hayatındadır sevinç cennet hüzün cehennem bu iki duygu ise birbirine çok yakın.

12 Ekim 2018 10:09
Ebru dedi ki...

Merhabalar,

Yaklaşık bir hafta önce okumaya başladığım Kırık Kanatlar isimli romanı bitirdim. Hayatımda ilk kez bir Halil Cibran eseri okudum. Çok duygu yüklü bir romandı. Bazı satırları, gözlerim dolu dolu okuduğumu çekinmeden söyleyebilirim.

Halil Cibran, bu eserinde; din adamlarının yozlaşması ve kadın hakları gibi toplumsal meselelerden bahseder. Doğulu kadının yüzyıllar boyu gelenek karşısındaki âcizliğine, eşya gibi oradan oraya sürüklenmesine yönelik eleştirel bir tavır ortaya koyar.

Romanda en sevdiğim alıntı şu olmuştu:

‘’Onun ruhunu dolduran hüzün benim ruhuma da doluyordu; her birimiz kalbinde hissettiğini öbürünün yüzünde görebiliyor, göğsünde sakladığı şeyin yankısını öbürünün sesinde duyabiliyordu.’’

Altını çizdiğim diğer alıntıları da buradan okuyabilirsiniz: http://www.ebrubektasoglu.com/yazi/halil-cibran-kirik-kanatlar-kitap-yorumu/

Güzel okumalar dilerim,
edebiyatla ve sağlıcakla kalın.

20 Ağustos 2020 13:15

Yorum Gönder

Bir katkıya 'HAYIR' demeyiz... :)