Baş Kitabımız

Baş Kitabımız

Dostlarımız

Dostlarımız

Kütüphanemiz

Kütüphanemiz

Kitaplarımız

Kitaplarımız

Hayatın Işıkları Yanınca-Serdar Özkan

Pazartesi, Şubat 21, 2011


HAYATIN IŞIKLARI YANINCA-SERDAR ÖZKAN
Başlıca karakterler: ömer,yunus ömer,yaşlı kuğ,kırmızı elli yaşlı teyze,ölüm meleği,ömerin ailesi

Özet : bu kitap tahlilinde normalin biraz dışına çıkmam gerekecek. Bir karakter tahlili yapmam biraz olanaksız.  Kitap ana karakterimiz Ömer üzerine kurulu ve bölüm bölüm gidiyor. Bir bölümde karakterin küçük yaştaki halleri ver alırken sıradaki bölümde büyüğündeki hali yer alıyor. Ömer bir yıl öncesinde anne ve babasını bir kazada kaybetmiş ve hayatı  olabildiğince anlamsız kılmıştır. İntaharın eşiğindeyken ölüm meleği gelir ve ona geçmişini hatırlatır,geçmişi ile birlikte yarım kalan bir işini anlatır. Kitapta şöyle bir hikaye yer alıyor. Dünya yaratıldığı anda her şey sonsuzmuş ve teker teker buranın sahipleri gelmiş. En son da ise akıl gelmiş. Onun gelmesi ile diğer sakinler yani mutluluk,güzellik,sevgi ve benzerleri bu dünyanın sonsuz olamayacağını anlayıp terk etmişler. Şu an gerilerinde bıraktıkları ise sadece onların gölgesiymiş. Onlar dünya yok oduğunda ışık boyutunda asıllarıyla buluşup sonsuza kadar yaşayacaklardır. Ve gerçekten bunları bulmak isteyen kişi ışığı bulmalı.Buraya kadar her şey güzel. Size de bir yerden tanıdık gelmiyor mu? ahiret inancının tam da merkezinde bir kitap ve şaşırtıcı bir şekilde bilmem kaç dile çevrilmiş. Bunun dışında aristonun felsefesini hatırlayan? Hani şu idealar alemi? Dünyada asıl varlıkların gölgeleri vardı hani. Yazarın psikoloji mezunu olmasıyla orantılı bir hikaye seçimi kısaca.
Konumuzu dönecek olursak; ömer küçük yaşta sıra dışı bir çocuktur. Kendi meleğini arayan bir çocuk. Sürekli çağırmasına rağmen onu göremez. Ve bir gün melek değilde kendi benzeri olan onu onun gibi anlayacak bir dost edinmek ister bu konuda da bir yunusta karar kılar. Yunus ile konuşmayı başarır. Onunla bir olur. İsimleri de aynıdır. Işık olmaya ramak kala yunus ona öleceğini anlatır. Işık diyarına gideceğini.  Ve ona bir kitap verir bu kitabı gömecek ve yunus birkaç gün sonra öldüğünde onu okuyacaktı. Ömer denileni yapar ve söz verir. Yunusun bu vedası onu çok sarsmıştır. Bir sonraki gün kitabı gömdüğü yere giderken yunusun cansız bedenine şahit olur ve büyük bir travma yaşar. Ve o yaza dair her şey hafızasından silinir. Ama o kitap ümit kitabıdır. Ve mutlaka zamanı geldiğinde devir işlemi yapılıp küçük bir çocuğa verilmeliydi. (kitabın bu bölümleri gerçekten çok garip) ömer sevgiyi ve ışığı bulduğu anda kaybetmiştir. Ölüm meleği ona bu kayıp yazı hatırlatır. Böylece ömer intahardan vazgeçer ve kitabı daha öncesinde rastladığı ve gözlerinde ışığa rastladığı bir çocuğa vermeye karar verir.
Böylesine etkili sunulan kitapların Yeşilçam formatında bitip beni hayal kırıklığına atıp öldürmesinden nefret ediyorum. Gökten üç elma hesabı. İsteyen alabilir. Yazarın bir önceki kitabı olan kayıp gül; martı,simyacı ve küçük prens ile eşdeğer tutuluyordu. Ya ben farklı bakıyorum ya onlar farklı görüyor. Okunası kısa bir kitap ama olmasa da çok kayıp değil.

5 Kelam Edilmiş...:

Adsız dedi ki...

Kayıp Gül fiyaskosundan sonra Serdar Özkan okumam dedim..Hala da okumam diyorum:)..

22 Şubat 2011 08:40
Hanım Baykuş dedi ki...

ben bir hata ettim sen etme gizemcim :) ibret olsun diye yazdım :)

22 Şubat 2011 09:14
đerkenαя dedi ki...

Kayıp gülü böyle uçuyormuşçasına okudum ama sonuş biraz fiyaskoydu :S bu kitabı da merak ediyordum, teşekkürler yorumun için, kalemine sağlık :)

22 Şubat 2011 09:20
Sezsel by Sezgi dedi ki...

gercekten psikoloji mezunu oldugunu belli ediyor özkan. Psikolojk kıtapları genellıkle..

23 Şubat 2011 12:34
Adsız dedi ki...

Hayatı güzel işlemiş insanın iç benliine yolculuk yapıyor.Karşılıklı diyologlar şeklinde ilerliyor.Basit ama yinede tavsiye edilir...
Gülümser EKİN

16 Ekim 2012 23:41

Yorum Gönder

Bir katkıya 'HAYIR' demeyiz... :)